14 Ekim 2010 Perşembe

Kitap Fuarları Bana Hep Hüzün Verir

terry ve graham'la kitap fuarındayken. (çok beyaz tenli olduğumdan gözükmüyorum)
Hayatımda ilk defa ilkokul 4'te mi ne gitmiştim kitap fuarına. Sanırım ilk fuar da o zaman olmuştu. Bilemiyorum tam. Bana kitap denince fuar denince aklıma Bab-ı Ali gibi bi yer gelmişti. Fesli mesli adamlar, Fransızca gasteler falan. Bilmiyorum o zamanlar kafam biraz karışıktı. O kadar yol gidip fuar alanı denilen yeri boydan boya halı kaplı, 3,558,000 popülasyonlu minik çaplı bir ülke olduğunu görünce gerçekten çok üzülmüştüm.
Hügo-Tolga Abi dergisi bi de Muzaffer İzgü'nün BEN GALATASARAYLIYIM diye bi kitabını almıştım. Bazı arkadaşlarım fen testi, türkçe testi falan almıştı şimdi onlar "başak mühendis mi olsam doktor mu olsam?" diyolar "ne bileyim ben mınakoyim" diyorum.

Küçükken en sevdiğim yazar Jules Verne'di.

"özür dilerim başak ama sırf beni okuduğun için büyüyünce nasa'da çalışmana izin vermeyecekler".

Fuarda Muzaffer İzgü'yü görmüştüm. Kitabını almamıştım ama imzasını istiyordum. Oh evet bebeyim çok istiyordum. "Meraba" dedim "imzanızı alabilir miyim?". Dedi "Ben başkasının kitabını imzalamıyorumm benimkilerden al". Aya Yolculuk vardı elimde. Sanırım o an Jules öbür taraftayken geliştirdiği makinasıyla bu evrene atladı ve "Hayır başak bunu yapamazsın. Benim kitabımı 'ahize' kelimesinin varlığından habersiz olduğu için 'telefonun konuşma yeri' diyen bir adama imzalatamazsın, izin vermiyorum" diye Muzaffer'in beyin dalgarıyla oynadı ve isteğimi refüze ettirdi. Ya bu ya da Muzaffer göt herifin teki.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder